Oğlum…
Hayata ve insanlara karşı çok mütevazı olma… Neyse
hakkın/layığın tut onu sonuna kadar. Sen çok azıyla mutlu olabilirsin elbette –
ki iyi bir şey bu esasen… Ama azıyla yetinenin çoğuyla katlanacağına döner
dünya.
Kimsenin görmesini bekleme seni… Sen kendi kalbini tam bir
ayna gibi gör de, gerisi Allah’tan…
Ettiğin iyi ve tüm kötü sözler senin aynan olacak. Düşün
tekrar tekrar. Düşün elbette. Ama kendini de kırma… Kendine sapladığın hançer
iki kere yaralar seni, unutma. Sen kendine etme, eden zaten ediyor nasılsa…
Bir de konuş yıldızlarla. Çok iyi dinleyicilerdir onlar. Hatta
gördüklerim içinde en iyisi… çocukça belki ama inan da onlara. Umudu da taşır
hep kalbine, konuşurlar sanki senle içten içe…
Sev oğlum, çok sev… tıpkı şimdi sevdiğin herkesi ve her
rengi sevdiğin gibi sev… kalbin büyüdükçe büyür dünya. Sevdiğini göstermeyi de
sakınma ha!... Sevdikçe sever insan. Sonra güzelleştikçe güzelleşir…
Güven bir kuşun yaralı kanadı gibi… İncitmeye, ürkütmeye
gelmez. Dosdoğru ol: yanlışında bile! Yaptıysan yapıldı, net. Ama hataları
düzeltmek için, yaraları sarmak için, Nobel ödüllü bir cerrah gibi ol. Öyle emek
ver ki yanlışları onarmaya, kendin tekrar etmeyi göze alama…
Çiçekleri kokla, bulutları izle, güneşe gülümse, denize
ağla, yıldızlara dert yan… ben yanında olur muyum o zamanlar bilinmez ama, sarılmaktan
yorulma… Şefkati, merhameti yanındaki herkese taşı. Özel ilişkiler olur elbet ama
insanlıkta kişiye göre özel olunmaz…
En çok da çalış. Durmadan çalış… İyi olacak her şey için
yılmadan çalış… Çalışmak en iyi tedavisidir insanın…
Yani oğlum, her şey sende,
Her şey sadece sende…
Dünya da, sevda da, kavga da…
Sen ne kadarsan, her şey de o kadar…
Sen büyük yaşa incelikle,
Büyük ol, hiç yokmuş gibi…
Ş.G.
15.07.2018
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder